Elazığ’da depremzedeler için kanalizasyon suları altında kalan konutlar inşa edildi
Elazığ’da 2020 yılında meydana gelen 6,8 büyüklüğündeki depremin ardından TOKİ tarafından kentsel dönüşüm kapsamında merkez Abdullahpaşa İlçesi’nde deprem konutları inşa edilerek depremzedelere dağıtıldı. Ancak aradan geçen 4 yıla rağmen başta konutlardaki altyapı sorunu olmak üzere pek çok eksiklik tamamlanamadı. ANKA’nın haberine göre son olarak kanalizasyon pisliği binanın bodrumunu doldurduktan sonra, depremzedeler isyan noktasına geldi.
ADAY SUYU BİRÇOK DEFA BİRİKTİ
Binada yangın merdiveninin bulunmadığını ve yangın sisteminin çalışmadığını söyleyen Özkan Yerli, şunları söyledi:
“Abdullahpaşa 4. Etap TOKİ d-35’te oturuyorum. Yetkililere söylememize rağmen defalarca kanalizasyon suyu birikti. Binanın kotası altta, belediyenin kanalizasyonu üstte olduğundan drenaj yapmıyor. Geri döndüğünde bodrumlar suyla dolmuş oluyor. Bu durumdan şikayetçiyiz. Bu durumun çözümü için gerekli adımların atılmasını talep ediyoruz. Binanın inşa edilmesinden bu yana yangın merdiveni bulunmamaktadır. Yangın çıktığında can güvenliğimiz kalmıyor. Bunu defalarca söylememize rağmen hiçbir çalışma yapılmadı. Pencere yok, yangın sistemi şu anda çalışmıyor. Benim ve komşularımın can güvenliği yok. İki yıldır bu sorunu yaşıyoruz. Belediyeyi defalarca aradık. Gelip açıyorlar, ikinci gün bodrumumuzu tekrar kanalizasyon suyu dolduruyor. Bir aydır evde çocuklarımla ne uyuyabiliyorum ne de yemek yiyebiliyorum. Sağlığım konusunda endişeliyim. Yetkililere sesleniyorum, ilgilensinler. Artık son noktaya geldik. Biz bildirmemize rağmen Pazartesi diyorlar. Ama tam bir ay oldu. Yetkilileri arıyoruz, ‘bu pazartesi fon yok, cebinizden çıkacak’ diyorlar. Herkes borcunu ödüyor. “Ödeme yapmamıza rağmen hizmet alamıyoruz.”
‘İNSAN EVİN İÇİNDE MASKE İLE UYUYOR MU?’
Bina sakinlerinden Yasemin Dündar, iki yıldır binada birçok sorun yaşadıklarını belirterek, “Ama en önemlisi bu kanalizasyon sorunu. Gerçekten evde uyuyamayız. Bir kişi evin içinde maskeyle uyuyabilir mi? Yatağımızda rahat uyuyamıyoruz, çok kötü bir koku var. Kapıları kilimlerle kapatmamıza rağmen hala evimde koku var. Evimde rahat yaşayamıyorum. Gelecekte apartman sakinlerinin çoğunun tifoya veya koleraya yakalanacağından eminim. 4. aşama yönetimi gerçekten kayıtsız. Apartman sakinlerinin çoğu günde en az 10 kez arıyor. Bir gün 4. Etap yönetimi bu bodrumun durumuna bakmaya tenezzül etmedi. ‘Teknik personeli ben görevlendirdim’ diyor. “Aslında zor durumdayız ve şu anda kendimizi terk edilmiş gibi hissediyoruz” dedi.
‘DENİM FARKI VAR… ELBİSE TIKANACAK’
Site yönetiminin ilgisizliğinden rahatsız olan Yaşar Canpolat, şu ifadeleri kullandı:
“Bir rögar, iki yağmur suyu gideri, üç asansörün çalışmaması ve dört idarenin ilgisizliği. Beyefendiyi bir gündür görmüyorum. ‘Ya babam hasta, annem hasta ya da ben yokum’ diyor. il veya yurt dışı.’ Burada iki fakirin sırtına biniyor. Rögar deliği tıkalı. Kapıdaki bahçıvanı suçluyor. Bahçıvan ne yapabilir? Bu binada kot farkı var. Arada 40 cm kot farkı var. belediyenin rögarı ve TOKİ’nin yaptığı rögar tabii ki tıkanıyor. evime su dalıyor. balkon gibi çıkıntısı var ama hiçbir maliyeti yok. benden hiçbir maliyeti yok. sen 800 lira aidat almayı biliyorsun, artırmayı da biliyorsun, siyasetçileri arkana almışsın, kimse sana bir şey diyemiyor, genel müdürü arıyorum, ‘Tamam yaptım’ diyor. Ben yapıyorum, oldu, olacak.’ Oyalama taktiği kullanıyor. Çünkü 20 gün kaldı. 20 gün sonra gidecekler, bu vatandaşa ne olacak. Genel müdür bir Müdürle konuşamıyor. Hadi çık bunun altından.” (HABER MERKEZİ)